*
look what I have found on twitter:
Linear B word
𐀃 𐀠 𐁀 𐀨 (o-pi-a2-ra) : opihara
meaning 'coastal regions' (a2 = ha)
*
bak twitter'da ne buldum:
Linear B sözcüğü
𐀃 𐀠 𐁀 𐀨 (o-pi-a2-ra): opihara 'kıyı bölgeleri' anlamına gelir.
(a2 = ha)
*
In Proto-Altaic / Proto-Turkic we have: arV meaning open space
*
Proto-Altay/Proto-Türk dillerinde: arV açık alan anlamına gelir
*
*
We can read further:
The original meaning of the root *ar- must have been ‘space between banks (or river branches)’, whence *ara-ɣu, *ara-ma(g) ‘spaced, thin’ and *ara-l ‘island’. Mong. aral > Chag., Kirgh. etc. aral ‘island; thicket, island covered with thick bushes’; Evk. aral ‘wood island in a steppe’. Despite TMN ibid., “thicket” is obviously a secondary semantic development in Turkic, because only the meaning “is- land” is attested in Mong. Bur. alar > Yak. alar, Russ. Siber. alár (Аникин 80).
The similarity between the island and shore/bank meanings of this word as words taken from Linear B, one of the oldest recorded languages, is quite startling.
*
Dybo/Starostin'den devam edelim:
*ar- kökünün orijinal anlamı 'kıyılar (veya nehir kolları) arasındaki boşluk' olmalıdır; buradan *ara-ɣu, *ara-ma(g) 'aralıklı, ince' ve *ara-l 'ada' gelir. Mong. aral > Çağ., Kırg. vb. aral adası; çalılık, kalın çalılarla kaplı ada; Evk. aral 'bozkırdaki orman adası'. TMN'deki aynı alıntıya rağmen, "çalılık" Türkçede açıkça ikincil bir anlamsal gelişmedir, çünkü Mong dilinde yalnızca "ada" anlamı kanıtlanmıştır. Bur. alar > Yak. alar, Russ. Siber. alár (Аникин 80).
Bu kelimenin ada ve kıyı anlamları, en eski kayıtlı dillerden biri olan Linear B'den alınma sözcükler benzerliği oldukça şaşırtıcıdır.
*
Uzunbacak Adem
No comments:
Post a Comment
Note: Only a member of this blog may post a comment.