Sunday, February 25, 2024

Aethon-aithon-aydon-aydonlu




Homeros'un şiirlerinde bulduğumuz

αἴθων / Aithon

"gökyüzü parıltısı" / "parlayan" demekmiş!




Aithon birçok insanın ve hayvanın da sanı, en çok da atların:




*
Odysseus kendine bu sanı kendi verir, parlayan bir zırhı vardı demek. Çünkü Aithon aynı zamanda parlayan metal de demektir. (Bakınız 2. görsel).

Türkçe ayton/aydon olması işten değildir. Ay parlayan bir gök cismidir.
*
Daha ilginç bağlantı ise atın rengine Türkçe'de don, Eski Türkçe'de ton denilmesidir. Don/ton elbise yanında kürk de demektir yani. Bu atların aydonlu, yani parlayan derili olması hiç de garipsenecek bir olay değildir. Bence buradaki bağ görülmesi gereken bir bağdır.
Bu Aithon (ayton) takma adını birçok atın da aldığını biliyoruz Yunan mitolojisinde (bakınız yukarıdaki Almanca wiki sayfası).

Extra bilgi:

source: aithon

*

Aydon / Ayton / αἴθων / Aithon / Aethon

Bence aradaki ilgiyi görmemek körlüktür!

*

ENGLISH:

We find in Homer's poems the word: αἴθων / Aithon It means "blazing" / "shining"! Aithon is the name of many people and animals, especially horses: * Odysseus gives himself this nickname, it means he had maybe a shining armor. Parallel to Turkish: ayton/aydon means moon-dressed in Turkish,
>moon is a shining celestial body. * The more interesting connection is that the color of the horse is called don in Turkish and ton in Old Turkish. This don/ton means fur as well as clothes.

(Russian штаны means trousers and derived from the same Turkish word ton/don).

* We know that many horses also received this nickname Aithon (ayton) in Greek mythology (see the German wiki page above). * Aydon / Ayton / αἴθων / Aithon / Aethon I think not seeing this parallel is blindness!

*

Benzer sözcükler / Similar words






Metallic shimmering




*

Uzunbacak Adem

Hungarian-runes-versus-Sumerian-cuneiform

Sumerian Cuneiform versus Hungarian runes - a comparison

 


Sağlamasını yapmadım ama yine de bırakayım!

Bu karşılaştırmayı bir ara 'sonra bakarsın' diye bir yere koymuşum. Şimdi karşıma çıktı! Türk runlarının 'kardeşi' Macar runları ile Sümer alfabesini karşılaştırmış karşılaştıran. Dikkat: Düşünmeye zorlayıp fikir ürettirebilir...

*

I didn't check it, but I'll drop it anyway!

I put this comparison somewhere as 'look at it later'. Now I have found it unexpectedly.

Somebody I don't know compared the Hungarian runes, the 'sister' of the Turkish runes, with the Sumerian alphabet.

Attention: It can force you to think and produce ideas...

*

Uzunbacak Adem 

Sunday, February 18, 2024

Homeric-agri-Turkic-eker-agar-for-hunt

 


*


There is a word ἄγρη (agri) meaning hunt in Autenrieth's dictinonary.



Famous linguist Frisk says, that that word has no Indo-European Etymology :


Source: ἄγρα

A version of that word

Ἄγρα, ἡ,

is a  title of Artemis at Athens
Artemis is the goddess of hunt.

*

What about a "far-away" language for its etymology?

I have here a Proto-Türkic word: 




eker/agar meaning hunting dog and we see that word in Hungarian as

 agár 

meaning hunting dog.

*

TURKISH VERSION:


Autenrieth'in sözlüğünde av anlamına gelen ἄγρη (agri) kelimesi vardır.




Ünlü dilbilimci Frisk, bu kelimenin Hint-Avrupa etimolojisinin olmadığını söylüyor:



*

Bu arada Ἄγρα, ἡ,


Atina'daki Artemis'in de unvanıdır.

Artemis av tanrıçasıdır.

*

Konuya geri dönersek.

Sözcügün Türkçe ile ne ilgisi var?


Konuyla ilgili Proto-Türkçe bir kelime var:




Türkçe'de eker/agar av köpeği anlamına geliyor ve bu kelimeyi Macarcada şu şekilde görüyoruz:


agr


Bu Macarca söycük de av köpeği anlamına gelir.


*

Bence uzak bir olasılık degil!


*

Uzunbacak Adem


Saturday, February 17, 2024

Homeric-ageli-Turkic-agil

Georg Autenrieth - Homeric Dictionary


 *

There is a very interesting word in Autenrieth's book:

ἀγελαῖος (ἀγέλη) (ageless, ageli): of the herd, herding




*


*


This Homeric word is very similar to Turkic ağıl/agıl meaning stockyard, fenced area for herd animals.

*

Interesting?

*

TURKISH VERSION:


Autenrieth'in kitabında çok ilginç bir söz var:

ἀγελαῖος (ἀγέλη) = ageleyos, ageli: 

sürünün, sürüyle ilgili demek.

*

Bu Homerik kelime, sürü hayvanları için çitlerle çevrili alan, hayvan barınağı anlamına gelen Türkçe ağıl/agıl kelimesine çok benzemektedir.


(Görseller yukarıda) 

*

İlginç mi?


*


Uzunbacak Adem 


Homeric-word-abakeo-abakisan-versus-Turkic-abi-abaki

Georg Autenrieth - Wörterbuch zu den homereschen Gedichten

 *

I am starting to look for Non-Greek/Pre-Greek words / possibly Türkic words in the book " a Homeric dictionary" by Georg Autenrieth.


On the first page I have already found one:

ἀβακέω , aor. ἀβάκησαν: (Abakeo / Abakisan)


*


This is a word of doubtful meaning. 



meaning possibly be unaware, suspect nothing.

 

I read the passage in Homer's book and I would say it could mean like "being tricked". 


*


Now I can propose an Proto-Turkic verb abı-, meaning to hide, to cover... (illusion?), look at the related Mongolian word (h)ob meaning trickery, deceit...



*


Second proposal of mine is the Old Türkic words ABAKI meaning scarecrow, the name of a thing that tricks. 


*


I think it is not very mistaken to talk about the Türkic origins of some words in this Homeric world, because there were Not-Indo-European peoples in Anatolia as the Greeks came to there and Homer possibly knew many of them, because he was born in Anatolia. 

*


Turkish version:


Georg Autenrieth'in "Homeros Sözlüğü" kitabında Yunanca olmayan/Yunanca öncesi sözcükler ve muhtemelen Türkçe sözcükleri aramaya başlıyorum.


İlk sayfada zaten bir tane buldum:


ἀβακέω , aor. ἀβάκησαν: (Abakeo / Abakisan)

*

Bu, anlamı şüpheli bir kelimedir, der Autenrieth ve anlamı muhtemelen "habersiz olmak, hiçbir şeyden şüphelenmemek", demek olabilir, diye ekler.


Homer'ın kitabındaki pasajı okudum ve bunun "kandırılmak" gibi bir anlama gelebileceğini söyleyebilirim.

*

Şimdi Proto-Türkçe bir fiil önerebilirim:

abı-, gizlemek, örtmek... (illüzyon?), bu Türkçe sözcükle akraba, hile, aldatma anlamına gelen Moğolca (h)ob kelimesine bakın...(yukarıda görseller)

*

İkinci önerim ise Eski Türkçede korkuluk anlamına gelen (kandıran) şeyin adı olan ABAKI kelimesidir.

*

Bu Homerik dünyada bazı kelimelerin Türkçe kökenlerinden bahsetmek çok da yanlış olmaz diye düşünüyorum, çünkü Yunanlılar Anadolu'ya geldiğinde Hint-Avrupalı ​​olmayan halklar da vardı ve Homer muhtemelen bunların çoğunu tanıyordu ve dillerini de anlayabiliyordu (hepsini olmasa da), çünkü kendisi  Anadolu'da doğmuştu.


*


Uzunbacak Adem

Southern-Chinese-Sawgoek-glyphs-versus-Turkic-Runes




Bu bilgi de her yerde yok!

Sawgoek 'işaretleri':
En geç 5500 yıl önce, Çin'in güneyinde çömlek üzerinde bulunan bu 'glif'lerin, Zhuang halkının yaratılış mitinde tanrısal olduğuna inanılıyor.

Bence çok runikler!

Ben karşılaştırdım, Siz bakın:

*

This information is not available everywhere either! It is about Sawgoek 'signs'!
It is believed that these 'glyphs', found on pottery no later than 5500 years ago in southern China, are divine in the creation myth of the Zhuang people. I think they are very runic! I compared it, you should only look:

*

SAWGOEK "SIGNS":

*

My mathches:

Benim yakaladıklarım:

Comparison Sawgoek glyphs versus Turkic runes

*

Link:





*


Uzunbacak Adem

Banpo-and-Jiangzhai-signs-versus-Turkic-runes




Bu bilgi her yerde yok!


Orta Cilalı Taş Devri'nden (yaklaşık 7.000 yıl, yazıyla: yedi bin) kalma birkaç işaret, kuzeybatı Çin'de (çömlek üzerinde) bulunuyorlar:

*

This information is not everywhere to find! A few signs dating from the Middle Neolithic (about 7,000 years, in writing: seven thousand), they are located in northwestern China (on pottery):







ORKHUN EB RUNE

on the last pic?

*

Çok runikler bence!

İlk bakışta tanıdık gelenleri kağıda döktüm:

*

I think they're very runic! I put down on paper what seemed familiar at first glance:




Nasıl?

Interesting?

*

Bağlantı/Link:

https://en.wikipedia.org/wiki/Neolithic_symbols_in_China#Banpo_and_Jiangzhai

*

Uzunbacak Adem

pliny-mieotis-region-and-its-nations

  * Pliny writes about some tribal names near Lake Mieotis. The interesting ones for me are: Sauromatæ Gynæcocratumeni (the husbands of the ...